YEDİ KÖTÜ AHLAK - (İzharu'l-Fedaili Nebiyyina Muhammedin Sallallahu Teala aleyhi Vesellem)
YEDİ KÖTÜ AHLAK |
İnsan-ı hakiki ve ehlullah şunlardan çok sakınmalıdır. Helak eden şunlardır; kötü ahlaklar yedidir, Hakk’a düşman eder:
Birincisi: Kibirlenmek, kendini büyük bilmek. Ben kemale erdim, sanmak. Böylece korkuyu atmak. İhvanlara hiddetli, şiddetli olup, darılıp, azarlamak. Gönlünü kıracak sözler söylemek. Kendini kurmak, onlara karşı olursa, Allahu Teâlâ kimde bunlar var ise onu düşman tutar maazallah.
İkincisi: Ucubdur, ameline, ilmine mağrurlansa, gaflete düşüp kendi noksanlarını unutup, halkın noksanını arayıp, meclislerde kendini övüp, başkalarına kıymet vermeyip kurulmak. Bu da Allahu Teâlâ’nın düşmanıdır, maazallah.
Üçüncüsü: Riyadır, yaptığı ibadetini halkın görmesinden zevk alır. Gösterişli yapar, göstermeyi sever, halka iyi tarafını gösterir. Kılığını, kıyafetini düzer. Mesela hacca gittiğini göstermek için başına hacı sarığı sarar, sofu desinler diye öyle bürünür. Bu da Allahu Teâlâ’nın düşmanıdır, maazallah.
Dördüncüsü: Bahildir, mıkrıslık, nakeslik kimseye yediremez ve veremez. Eli sıkı, namert olup, cömert olmayan kimsedir. Bu kimse ne kadar ibadet etse, cennete giremez. Bu da Allahu Teâlâ’nın düşmanıdır. Çünkü halka evliyalık satar, Allahu Teâlâ için malından sarf edemez. Hocayım, âlimim, der. Allahu Teâlâ’ya güvenemez. Ariflik, âlimlik, evliyalık iddiasını eder, halkı aldatıp onlardan dünyalık umar ve toplar. Dünyalarca ibadet, zikir yapsa, namaz kılsa cennete giremez. Allah-u Teâlâ’nın yaman düşmanıdır, maazallah.
Beşincisi: Hasettir, kendi gibi olan arkadaşını hasetler. Şeytan hasetliğinden lanet tokunu giydi. Kendisi melaikelere hoca idi. Âdem aleyhisselamın hoca olacağını anladı, hasetlik damarları kaynadı, yandı. Bir hoca bir hocayı, bir derviş bir dervişi hasetlerse şeytan ile boynuna zincirlenip, cehenneme giderler. Hasetlik kendi yolunda olan arkadaşının ilerlediğini istemeyip, gözü götürmeyip, çekemeyip, onun aleyhinde olmaktır. Bu da Allahu Teâlâ’nın yavuz düşmanıdır, maazallah.
Altıncısı: Gazap, öfkelenmek, kızmak, kükremek, darılmak. Böylece Allahu Teâlâ’yı unutup nefsin, şeytanın keyfini yerine getirmek. Sen aczini bilsen gazaplanmazsın. Allahu Teâlâ’yı unutursan, karşındakini kabahatinden dolayı cezalandırırsın. Senin de Allahu Teâlâ’ya karşı kabahatların var. O da seni cezalandıracağını düşünmez misin? Elbette görürsün. Arkadaşı, ihvanı azarlarsın, ne hakkın var? Sen Allah için yol gösterici bir kimsesin, gazabında ne hakkın var? Bu da Allahu Teâlâ’nın düşmanıdır. Gazab sırf Allah (c.c.) için olmalıdır. Bu da dine, şeriata, tarikata muhalif bir şey için olmalıdır.
Yedincisi: Hubb-i dünyadır, dünyayı sevmektir. Dünya, dünya malı demektir. Dünya malına aldanıp, Allah tarafını unutmaktır. Dünya hırsı ile ahireti terk etmektir. Rasul-i Ekrem Efendimiz, ümmetimin üzerine ziyade korktuğum, dünya sevgisine aldanırlar. Âlim, ulema olurlar, terbiyeli kedi gibi olurlar, derviş olurlar dünya malını bulunca hepsini unuturlar demiştir, maazallah.